Bir bebeği dünyaya getirmek her kadın için eşsiz bir deneyim olsa da doğum şekline bağlı bazı istenmeyen sağlık sorunları ortaya çıkabiliyor. Bunlardan biri olan ve sezaryen doğum sonrası gelişebilen istmosel, rahmin alt ön duvarındaki kesi bölgesinin tam iyileşmemesiyle oluşan yapısal bir sorun olarak tanımlanıyor. Belirti vermediği için çoğu zaman fark edilmeyen istmosel; tekrarlayan enfeksiyonlardan âdet düzensizliğine, pelvik ağrıdan kısırlığa kadar pek çok probleme yol açabiliyor.
Sezaryen doğumların artmasıyla istmosel vakalarının da belirgin şekilde yükseldiğini belirten Medline Adana Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Dr. Hasan Can Toyganözü, erken tanının hem kadın sağlığı hem de yaşam kalitesi için kritik önem taşıdığını söyledi.
Pek çok kadın yıllarca farklı şikâyetlerle sağlık kuruşlarının birçok bölümde tedavi görüyor ancak asıl nedenin istmoselle ilişkili olduğu anlaşılmayabiliyor. Sezaryen kesi bölgesinin tam olarak iyileşmemesi sonucu bu bölgede oluşan küçük cep şeklindeki boşluk, âdet kanamasının bir kısmının burada birikmesine neden olabiliyor. Bazen çok uzun süreler sebebi bulunamayan lekelenme tarzı kanamaların, uzun süren âdetlerin veya ilişki sonrası kanamaların altında istmosel yatabiliyor.

Hastalık, lekelenmenin yanı sıra kronik alt karın ağrısı, kasıkta baskı hissi, tekrarlayan vajinal enfeksiyonlar ve adet döneminin normalden uzun sürmesi gibi şikâyetlerle de kendini gösterebiliyor. Son yıllarda yapılan çalışmalar, istmoselin bazı kadınlarda gebelik elde etmeyi zorlaştırabileceğini ve hatta dış gebelik riskini artırabileceğini ortaya koyuyor. Bundan dolayı bu tür sorunlar yaşayan veya âdet düzensizliği ya da uzun süreli lekelenmesi olan kadınların istmosel açısından mutlaka değerlendirilmesi gerekiyor.

Tanı süreci ise oldukça basit bir şekilde ilerliyor. İlk değerlendirme genellikle jinekolojik muayene ve ultrason ile yapılıyor. Özellikle vajinal ultrason, istmoselin şekli, derinliği ve büyüklüğü hakkında hızlı bilgi veriyor. Gerek duyulan durumlarda histeroskopi gibi ileri görüntüleme yöntemleri de uygulanabiliyor.

İstmoselin tedavisi, hastanın şikâyetlerinin şiddetine ve planladığı gebelik durumuna göre değişiyor. Hafif vakalarda ilaç tedavisi ile kanama düzeni kontrol altına alınabiliyor ancak
yapısal bir problem olduğu için çoğu durumda cerrahi tedavi daha etkili sonuçlar veriyor. Cerrahi yöntemler arasında en sık tercih edilen histeroskopik düzeltme işlemi oluyor. Bu yöntemle, vajinal yoldan rahmin içine girilerek çökük bölge düzeltiliyor. Daha ileri düzeyde istmoseli olan veya rahim duvarı kalınlığı belirgin şekilde azalmış olan hastalarda laparoskopik (kapalı) cerrahi de tercih edilebiliyor.