Almanya, koyun ve keçilerde görülen Scrapie hastalığı riski nedeniyle kelle paça çorbasını yasakladı. Bu yasak, 1993 yılından bu yana geçerli ve kaçak yollarla kelle getirenlere ağır para cezaları kesiliyor. Avrupa’nın farklı ülkelerinde de bu yasağın uygulanması, kelle paça çorbasının lüks bir tüketim haline gelmesine yol açtı.
Scrapie, koyun ve keçilerde görülen, sinir sistemini etkileyen bulaşıcı bir hastalıktır. Bu hastalık, 2001 yılında yürürlüğe giren Avrupa Birliği düzenlemeleri ile birlikte, hayvan ürünlerinin ithalatını ve tüketimini yasaklamış durumda. Kelle paça çorbası, Almanya, İsviçre, Avusturya, Fransa, İtalya, Yunanistan, Hollanda gibi birçok Avrupa ülkesinde yasaklanmış durumda.
Almanya’ya Türkiye’den gelen kelleler, gümrükte yakalanarak imha ediliyor ve yüksek para cezaları uygulanıyor. İsviçre‘de ise, 6 kuzu kellesi getiren bir kasabaya 1.5 milyon lira (39 bin Frank) ceza kesildi. Bu, yasağın ne kadar sıkı uygulandığını ve kaçakçılıkla mücadelenin ciddiyetini gözler önüne seriyor.
Bazı Alman restoranlarında, Türkiye’deki geleneksel tarifle aynı olmayan sahte kelle paça çorbaları satılmakta. Bu çorbalar 6 Euro gibi bir fiyattan satılmakta. Ancak, gerçek kelle paça çorbasının yasaklanması, Türk mutfağı tutkunları için büyük bir sorun oluşturuyor. Kokoreç ve işkembe gibi diğer Türk yemeklerinin yasaklanma krizini atlatan Türk toplumu için kelle paça hala erişilemeyen bir lezzet haline gelmiş durumda.
Bu yasak sadece Almanya ile sınırlı değil. Avusturya, Belçika, Fransa, Yunanistan, İtalya, Hollanda ve İsviçre gibi ülkelerde de kelle paça çorbası yasaklı durumda. Yasağın, Scrapie hastalığının insanlara bulaşıp bulaşmadığı kesinleşmemiş olsa da riskler nedeniyle uygulandığı belirtiliyor.
Bu yasak, Almanya ve çevresindeki Türk toplumu için kelle paça çorbasını adeta lüks bir tüketim haline getiriyor. Kaçak yollarla kelle getirenlere uygulanan cezalar ve yasağın ciddiyeti, Avrupa’da bu konuda herhangi bir gevşemenin olmayacağını gösteriyor.