Bu tarih; Mustafa Kemal'in orduları Kocatepe'ye gönderdiği günün yıldönümü.
Gazi, Kütahya yenilgisi ile başlayıp, futbol turnuvası ile devam eden "Kurt Kapanı" taktiğinin üçüncü aşamasında, hem düşmanı yanıltmak ve hem de orduyu harekete geçirmek amacı ile 20 Ağustos'ta gazetelere demeç vererek "yarın çay partisi, akşama da ziyafet vereceğiz" diyor.
"Hakimiyet-i Milli Gazetesi" de bu haberi manşetten yayınlıyor.
Yabancı misyonlar, bu çay partisine davet ediliyor.
Mustafa Kemal; parti başlamadan cepheye gidip, orduları harekete geçiriyor.
Cepheye gideceğini Zübeyde Hanımdan bile saklamıştır.
Asker kıyafetlerini giyip, anasının elini öpüyor.
Aralarında şöyle bir konuşma geçiyor;
"Nereye oğlum?"
"Çay partisine Anne"
Zübeyde hanım uyanık;
"Bu kıyafetler çay partisine uygun değil ama" diye tereddüt belirtiyor.
O gittikten bir süre sonra da, Merkez Komutanlığını arayarak soruyor;
"Oğlum nereye gitti?"
Tabii aldığı cevap oğlununki ile aynı;
"Komutanım çay partisine gitti"
Dedik ya, Zübeyde hanım uyanık; bu cevapla tatmin olmuyor.
Bir mektup yazarak "Bunu oğluma gönderin" diyor.
Mektupta, başarı dilekleri ile, dua ettiğini belirterek "Sakın, harbi kazanmadan gelme" diyor.
Mustafa Kemal, orduyu harekete geçiriyor ve onlara;
"Gece gideceksiniz, gündüz uyuyacaksınız. Kağnıların tekerleklerine ot bağlayın, bez bağlayın,ama sessizce gidin...25 Ağustos'ta Kocatepe'de olacaksınız" diyor.
Ankara civarına 7 bin asker bırakıp; Yunan'lıların duyacağı şekilde '30 bin asker' haberini uçuruyor.
Mustafa Kemal çok hızlı hareket ediyor.
Cepheden hemen Ankara'ya dönüp, balo kıyafetlerini giyiyor.
Çankaya'ya giderek, ziyafetin sonuna yetişiyor ve misafirleri evlerine uğurluyor.
İçimizdeki hainler dahil, tüm Dünya'yı yanıltıyor.
Yunanlılar bizi Kuzeydoğu'dan beklerken ordular, 4 gün sonra Güneybatı'da 'Kocatepe'de olacaktır.
"Kurtkapanı" adı verilen harekat gereğince "arkadan çevirme harekatı" tamamlanmış olacaktır.
Dahiye bakın;
Kafasında senaryoyu yazıyor, sonra da uyguluyor.
İngilizler randevu talep ediyor.
Onlara "Nif'de görüşelim" diyor.
Nif neresi?
O anda işgal altında olan,Yunanlıların 'Nyımpiha' dedikleri; şimdiki adı Kemalpaşa olan, İzmir'in ilçesi.
Kemalpaşa ilçesinin tarihteki adı, Yunanca'da "gelin" anlamına gelen “Nif” olmuştur.
İlçenin bu adı almasında yaz kış yeşillikler içinde olması, özellikle bahar aylarında kiraz ve meyve ağaçlarının çiçek açması ile bir gelin görünümünü alması etkili olmuştur.