ADANA KURTULACAK
Adana 40 yıla yakın bir zamandır yerelde deyim yerindeyse adam akıllı bir hizmet alamadı. Hizmet alamadığı için güzel şehrimiz her geçen gün adım adım gerilemek suretiyle Türkiye’nin en büyük köyü haline geldi.
Aslında bu satırları kaleme alırken Gazeteci ve Siyaset İnsanı kimliğimden ari Adana’da yaşayan bu şehrin bir sakini ve seçmeni olarak düşüncelerimi yansıtmaya çalışıyorum.
Adana maalesef uzun süredir iyi yönetilmiyor. Bir şehir düşünün ki kaldırım taşları dahi yıllardır değişmemiş. Dahası gençlerin soluk alacağı ne bir spor kompleksi ne de alternatif park ve benzeri tesisler yapılmış olsun.
Bu şehirde emeklilerin ağız tadıyla gidecekleri bir mekanyok. Hayatının önemli bir bölümünü ülkesine hizmet ederek geçirmiş emeklilerimize soluk alacakları bir mekanveya tesis sunulmamış.
Yine her şehirde olduğu gibi bu şehirde de hayatımızın en önemli unsuru olan annelerin, ev hanımlarının rahatlıkla gidebilecekleri spor tesisleri ve dinlenme alanları yapılmamış. Anneler ve Babalar çocuklarını evlerinden çok uzakta olan parklara ancak arabaları ile götürebiliyor.
Gençlerimizin ağız tadıyla bisiklet ve motosiklet sürecekleri parkur ve pistler yok. Kay kay ve paten kullanan gençlerimizde aynı şekilde mahrum bırakılmışlar. Koca şehirde kent sakinlerinin keyifle zaman geçirebilecekleri tesisler ve mekanlar kurulmamış.
Peki belediyelerin asli sorumlulukları nedir?
Bugün bu yazıyı yazmama sebep olan bu sorunun ta kendisidir. 5 Yılı Seyhan 5 yılı ise Büyükşehirde olmak üzere 10 yıl belediye başkanlığı yapmış bir şahıs nasıl olurda hiçbir icraat yapmamasına rağmen utanmadan ve sıkılmadan halkın karşısına çıkıp yeniden adayım diyebiliyor.
Düşünün 10 yıldır belediye başkanlığı makamında oturup hiçbir icraat yapmayan Zeydan Karalar yeni dönemde fişek gibi geliyoruz diyerek yalan siyasetine yeni bir sayfa açıyor. Ancak unuttuğu bir şey var. Adanalı bu ZübükSiyasetine doydu.
Artık öyle Mucize, Rekor ve Fişek gibi süslü kelimelerle Adana halkını kandıramayacaksınız. Kent Meydanı yapacağım diyerek esnafın işyerlerine el koyup şehrin kalbine büyük bir beton yığınını hançer misali sapladın.
Bu şehir bu yaptıklarını hak etmiyor. Oysa Cumhur İttifakı Adayı Fatih Mehmet Kocaispir Yüreğir gibi kısıtlı bir bütçeye sahip ilçe de deyim yerindeyse efsane yazdı. Başta yol ve sosyal tesisler olmak üzere Kentsel Dönüşüm gibi gerçek anlamda bir destana imza attı.
Ata sözünde dediği gibi. Aynası iştir kişinin lafa bakılmaz. Adana seçmeni 31 Mart günü sandıkta iş yapan ile yapmayanın hakkını verecektir. Ve 31 Mart tarihi bu nedenle Adana için ikinci bir Kurtuluş Günü olarak tarihe geçecektir.
Sloganımız Adana Kazanacak Kimse Kaybetmeyecek. Bu şehrin kaybolan 40 yılını Fatih Kocaispir hayata geçireceği projeleriyle yeniden kazanmasını sağlayacaktır.
Adana artık Büyük Köy görüntüsünden çıkıp hak ettiği Büyükşehir sıfatına yeniden kavuşacaktır. Bu nedenle 31 Mart tarihi parti ve siyasi görüş fark etmeksizin şapkasını önüne koyma günüdür.
Adana Halkı olarak bu berbat yönetim anlayışından kurtulmak istiyorsak tercihimizi hizmetten ve icraattan yana kullanmalıyız. Seçime 10 gün kala sözde proje açıklayan Zeydan Karalar maalesef kopya bile çekememiş.
Açın dikkatlice bir bakın. Fatih Kocaispir’in projlerinikendi projleri olarak kamuoyuna anlatacak kadar aciz bir duruma düşmüş. Sanki 5 yıldır Büyükşehir Belediyesini yöneten kendisi değilmiş gibi konuşuyor.
Son sözümü yine ata sözü ile bitirelim. Zeydan Bey korkunun ecele faydası yok. Seçimi kaybedeceğini anlayınca İşçilerle anlaşmak dahil hemen her şeye evet demeye ve hayali vaatler vermeye başladı.
Adana 31 Mart günü bu beceriksiz ve aciz yönetimden kurtulacak.
Selam ve dua ile…